11 Mart 2010 Perşembe

“ O Benim Hikâyem Anne”




Bazen istemeden veya farkında olmadan sevdiklerimizi örseleyebiliyoruz. Yok sayabiliyoruz veya yanlış anlayabiliyoruz. Bunu genellikle ön yargılarımızın neden olduğunu düşünüyorum.

Can’a bunu çok yaptığımı düşünüyorum. Hani Can yaramaz, Can yapmaz, Can etmez, Can, Can, Can…

Çok zeki ve akıllı bir çocuk ama bir o kadarda hareketli. Bir işi, ödevini çok zorlamayla yaptırabiliyorum. En az 10 kere “Can hadi başlayalım” demek gerekiyor. Beni şaşırttığında da hemen ödülünü alıyorum zaten.

Dün akşam öğretmeni ödev olarak: “ yarış, kazanma, tavşan, kaplumbağa, tavşan, uyku, ağaç” kelimelerini içeren kendi hikâyelerini yazmalarını istemiş. Masaya oturuncaya kadar zaten bütün enerjim bitmişti. Benim ilk aklıma gelen Tavşan ve Kaplumbağanın Yarış Hikâyesi oldu.

“Hadi oğlum bu hikâyeyi biliyorsun, başla artık” diye yalvardıkça, baktım “ bugün benim doğum günümdü, ama doğum günün olduğunu bilmiyordum” diye bir cümle yazdı. Ben tabi başladı diye sevinirken, ilk cümleyi okudum ve çok sinirlendim. Sonra da sinirle yanından kalktım ve mutfağa gittim. Bir süre sonra yazdığı kâğıdı almış yanıma geldi ama ben çok sinirliyim ya, yüzüne bile bakmadım. Yazık çocuğum kalktı babasına gitti. Babası çok fazla evde çocukların ödevlerine karşmaz yada ben öyle düşünüyorum. Ama fonda bizi dinlemiş ve Can’ın yazdıklarını okuyunca bana doğru gönderilen şu cümleleri duydum:

“ Aferin oğlum kendi hikâyeni yazmışsın. Annen seni yönlendirmeye çalıştı ama sen kendi istediğini yazmışsın. Daha güzel olmuş “

Dumur oldum bir an. Can mutfağın önünden geçerken göz göze geldik ve bana muzurca güldü. Bende yiğitliği ezdirmemek için merak ettiğim halde o an okumadım yazdıklarını.

Sofraya oturulduğunda sessizce gittim hikâyesini okudum oğlumun. Çok güzel yazmış. Çok utandım ve de gururlandım.

Dönüp onu öptüm ve “çok güzel yazmışsın” dedim. Ve hala “ ama başlığını yazmamışsın, şunu yaz, bunu yaz, diye onu yönlendirirken, “ anne o benim hikâyem başlık yazmayacağım” dedi bende gene usulca “ peki” dedim.

Yazının Ana Fikri: Çocuklarımıza fırsat vermeliyiz, onları yönlendirirken kendi fikirlerini uygulamaya koymalarına destek olmalıyız. Ama birçoğumuz mükemmeliyetçi olacağız diye kendi doğrularımızı yaptırtmaya çalışırız.

Not: Can yukarıdaki resimde sandalye altında ders çalışıyor. Bu şekilde o kadar çok kare var ki. Sanırım ilerde gayet eğlenceli, mizah duygusu yüksek bir şahsiyet olacak kendileri....


6 yorum:

  1. o sorun bizdede var özlellikle yatacağı zamanlar.hadi hadi hadi demen gerekiyor.her dakikanın hesabı yapılıyor.ama şu saatte yatacaktım öyle böyle 5 dk derken 1 saat fazladan devirmiş oluyor.annelerin ortak sorunu

    YanıtlaSil
  2. yazını yan fikri: kendini azcık rahat bıraksan Can zaten akıllı bir çocuk...

    YanıtlaSil
  3. Bazen istemeden veya farkında olmadan sevdiklerimizi örseleyebiliyoruz. Yok sayabiliyoruz veya yanlış anlayabiliyoruz. Bunu genellikle ön yargılarımızın neden olduğunu düşünüyorum.

    Bu sözleriniz o kadar doğru ki.. Her ilişkide doğru hemde.
    Bende oğluma biraz fazla yüklendiğimi farkettim sonra kendimi çekip daha anlayışlı yumuşak davranmaya başladım ve birden aramızın daha iyi, daha arkadaş gibi olmaya başladığımızı farkettim. Birşeyi anlayıp değişiklik yapabilmek çok güzel birşey.
    Bende yatağın altında ders çalışırdım, sanırım oğlunuzda ilerde biraz farklı biri olacak.:)

    Ailenize mutluluk huzur diliyorum.

    YanıtlaSil
  4. Hepimiz yaşıyoruz bunları,üzme kendini :)Sonradan gönlünü alabilmek önemli olan.Ben de yapıyorum,silgi kalıntılarını elinin tersiyle yere attığı zaman mesela :)sonra o gece gözüme uygu girmiyo kahırdan.Onlar unutuyo aslında,asıl unutmayan bizleriz.Evlat bambaşka bi şey..Başka bir tat..Yakışıklı oğlunu öp benim için :)

    YanıtlaSil
  5. Teşekkürü unuttum ay ay :)Canımm doğum günü kutlaman için teşekkürler ediyorum,çok mutlu oldum,öpüyorum seni;)

    YanıtlaSil
  6. Yazının Ana Fikri diye açıkladığın bölüm de o kadar güzel anlatmışsın ki. Gerçekten çoğu zaman mükemmeliyetçi olacağız diye kendi doğrularımızı yaptırtmaya çalışıyoruz. Onların bizden ayrı birer kişilik olduğunu unutuyoruz:)

    YanıtlaSil

Related Posts with Thumbnails